Dünya’nın etrafını dolaşan ve en tehlikeli havaalanlarına inen Türk pilot Tufan Sevinçel, uzay sınırına yakın uçak kullanan ilk pilotumuz oldu. Sevinçel, yeryüzünden 20-30 km yükseklikteki stratosfer tabakasında savaş uçağı ile eksi 60 derecede bir saat boyunca havada kaldı…
Yer küreden sadece hava tahmini yapan meteoroloji balonlarının gönderildiği ve yüksekliği 50 km’yi bulan stratosferde, su buharı bulunmadığı için pek çok hava hareketi gerçekleşmiyor. Bunun için deneyimli pilot yer çekiminin çok az olduğu bu atmosfer katmanındaki zorlu uçuşa uzun süredir hazırlanıyordu. Tecrübeli pilot, “Uçuş öncesinde doktor, tansiyonumu ölçtü.
Uçuş boyunca vücudumun direncini arttıracak ve blackout (bilinç kaybı) olmamı önleyecek “G” elbisemden önce termal içlik giydim. Kışlık uçuş tulumumu ve eksi 60 dereceye dayanıklı 10 kg ağırlığındaki deri ceketimi giydim. Yüksek irtifada nefes almamı sağlayacak ek oksijen sistemi ve özel pilot kaskımı da taktım. Turbofan motorlar çalıştığında çıkan gürültü uçağın gücünü gösteriyordu. Troposferden tropopoza geçişte uçağımız 10 kilometre irtifada supersonik (ses hızından yüksek) hıza geçti. Bu ana şahit olmak bir pilot için inanılmaz bir tecrübeydi.
Gökyüzünün rengi tarif edilemeyecek ölçüde koyulaşıp mavinin en koyu tonu oldu. Ses hızının iki katına ulaşan bir hızla (2120 kilometre) stratosfere ulaştıktan sonra düz uçtum. Uçağın kokpitinden (pilot kabini) Dünya’nın yuvarlaklığına şahit oldum.” dedi.