Sular, yeryüzünün önemli yaşam alanlarından biridir. Akarsu ve göller, denizler, okyanuslar çok sayıda bitki ve hayvan türünü bünyelerinde barındırmaktadır. Ancak bu türler aşırı derecede avlandıkları ve zarar gördükleri için yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır.
İnsanların teknolojinin olanaklarından yararlanarak doğaya verdikleri zarar, sularda yaşayan birçok türün devamlılığını tehlikeye sokmaktadır. Günümüzde gelişmiş tekniklerle balıkların bulunduğu yerleri tespit eden ve balıkları sürüler hâlinde avlayan, deniz dibini tarayarak diğer canlıları da yok eden avlanma teknikleri, su ürünlerinin hızla azalmasına neden olmaktadır. Belirli dönemlerde, özellikle çoğalma zamanlarında av yasaklarının konulması bazı türlerin yok olmasını önlemektedir. Ancak avlanma yöntemlerinde sürdürülebilir kalkınma ve koruma kullanma dengesi gözetilmezse balıklarla birlikte birçok canlı türü yok olacaktır. Örneğin dip tarama tekniğiyle gerçekleştirilen balık avlama yöntemleri nedeniyle mercan resifleri büyük zarar görmektedir.
Yeryüzündeki su birikintilerini tehdit eden etmenlerden biri de çevre kirliliğidir (7.4.Fotoğraf). Çeşitli sıvı ve katı atıkların sulara bırakılmasıyla suyun kimyasal ve fiziksel yapısı değişmektedir. Bu durum, suda yaşayan canlılar için hayati tehlike oluşturmaktadır (7.5.Fotoğraf). Küresel ısınmaya bağlı olarak tatlı su kaynaklarının büyük bölümünü oluşturan buzullar hızla erimektedir. Bu durum sınırlı tatlı su kaynaklarının hızla tükenmesine neden olmaktadır.