İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli özelliği bilgiyi üretmesi ve ürettiği bilgiyi kullanarak hayatını kolaylaştıracak çeşitli araç, gereçler yapabilmesidir. Bu özelliği ile insan dünya üzerindeki diğer canlılardan ayrılır.
İnsan, ilk dönemlerde klanlar hâlinde, sürekli göç ederek ilkel bir yaşam sürdürmekte idi. Bu dönemin en önemli barınakları mağaralardı. İnsanlar dünyanın sadece küçük bir kısmını tanımakta diğer kısımları hakkında ise fikir sahibi değildi. Zaman içerisinde insanlığın gösterdiği gelişmelerle birlikte bölge kavramı ortaya çıkmıştır. Modern anlamda bölge kavramının oluşması ve yeni bölgelerin ortaya çıkması, insanın mülkiyet kavramını oluşturması ile daha anlamlı hâle gelmeye başlamıştır. Özellikle Neolitik Çağ’da (3.zaman) tarım ve hayvancılığın gelişmesi, devletlerin ortaya çıkışı ve devletlerin hâkimiyet alanlarının oluşması bölge kavramının gelişmesine katkı sağlamıştır.
Bölge, kendi içerisinde benzer özellikler taşıyan ve bu özellikleri ile diğer alanlardan ayrılan yer anlamında kullanılmaktadır. Günümüzde bölgeler, tek bir özelliğe bağlı kalmadan farklı özellikleri göz önüne alınarak oluşturulmaktadır. Sanayi, turizm, hizmet gibi beşerî bölge türleri kısa zaman içerisinde değişikliğe uğrarken, dağlık, düz, kurak, yağışlı gibi doğal özelliklerine göre oluşturulan bölgelerin değişimi daha uzun zaman dilimini gerektirmektedir. Bazı bölgeler mesela pamuk üretim bölgeleri, sanayi bölgeleri veya petrol çıkartılan bölgeler gibi tek bir özelliğe bağlı olarak oluşurken, bazı bölgeler daha karmaşık özellik gösterir.
Doğal Özelliklerine Göre Bölgeler
A. Yer Şekillerine Göre Bölgeler
Yer şekilleri özellikleri göz önüne alındığında bölgeler iki temel sınıflandırmaya tabii tutulmaktadır. Bunlar:
1. Düz (ova, plato) bölgeler: Konya, Şanlıurfa, Adana, Gaziantep çevresine göre düz bölgelerimizi oluşturur.
2. Engebeli (dağlık) bölgeler: Rize, Artvin, Hakkâri, Muğla, Antalya çevreleri en dağlık ve engebeli bölgelerimizi oluştururlar.
B. İklimine Göre Bölgeler
Dünya’nın tamamında veya sınırları belli bir alanda yaşanan iklim koşulları göz önüne alınarak yapılan bölge sınıflandırılmasıdır. Dünya’ da görülen iklimler genel özellikleri göz önüne alındığında üç kısma ayrılır. Sıcaklıkların tüm yıl boyunca yüksek değerler gösterdiği alanlardır. Bu alanlara sıcak iklim bölgeleri adı verilir. Ekvatoral iklim, suptropikal (savan) iklim, çöl iklimi ve muson iklimi bu sınıflandırmaya dâhildir.
Yıl boyunca sıcaklıkların çok yüksek veya çok düşük değerlere ulaşmadığı alanlara ılıman iklim bölgeleri adı verilir. Akdeniz iklimi, ılıman okyanusal iklim, ılıman karasal ve sert karasal iklim bu gruba dâhildir. Türkiye genel olarak ılıman iklim bölgesi kuşağında yer alır. Sıcaklıkların tüm yıl boyunca düşük değerler gösterdiği alanlara soğuk iklim bölgeleri adı verilir. Tundra iklimi ve kutup ikliminin görüldüğü alanlar bu bölgelere dahildir. Kanada, Rusya, Norveç gibi ülkeleri örnek verebiliriz.
C. Su Kaynaklarına Göre Bölgeler
Yaşam için gerekli olan suyun kolay ve bol olarak bulunduğu bölgelerdir. Dünya’nın önemli su kaynaklarından olan okyanuslar, denizler, göller, akarsular, buzullar ve yer altı sularının bulunmasına göre oluşturulan bölgelerdir. Ekvator çevresi, Karadeniz kıyılarımız ve okyanuslara komşu olan alanlar su kaynaklarının bol bulunduğu bölgelere örnek olarak verilir.
D. Toprak Yapısına Göre Bölgeler
İklimin etkisi ile şekillenen toprakların genel özellikleri göz önünde bulundurularak oluşturulan bölgelerdir. Laterit topraklar bölgesi, tundra toprakları bölgesi veya çöl toprakları bölgesi gibi örnekler verilebilir. Türkiye’ de toprak yapısına göre Terra -Rossa toprakları veya kahverengi orman toprakları gibi bölge ayrımları yapılabilir
E. Bitki Örtüsüne Göre Bölgeler
Bu bölgeler oluşturulurken göz önünde bulundurulan temel ölçüt, hâkim bitki örtüsüdür. Ormanlık bölgeler, çalı bölgeleri, çayır bölgeleri, iğne yapraklı orman bölgeleri gibi sınıflara ayrılır. Türkiye’ de maki bölgesi, bozkır bölgesi, orman bölgesi gibi sınıflandırmalar yapılabilir. Bu sınıflandırmaya flora bölgesi adı verilir.
Beşerî Özelliklerine Göre Bölgeler
Beşerî bölgeler oluşturulurken dikkate alınan en temel ölçüt insan faaliyetleridir. İnsanların yaptığı faaliyetlere göre isim alır.
A. Yerleşme Özelliklerine Göre Bölgeler
Bu bölgeler oluşturulurken yerleşmeleri etkileyen beşerî faktörler göz önüne alınarak yapılan sınıflandırmadır. Sık yerleşmelerin veya seyrek yerleşmelerin görülmesine bağlı olarak oluşturulan bölgelerdir. Sık yerleşmelerin görüldüğü bölgelere dünyadan Batı Avrupa ve Güneydoğu Asya’yı, ülkemizden ise İstanbul ve İzmir çevrelerini örnek olarak verebiliriz. Dünyadaki seyrek nüfuslu bölgelere, çöller ve kutup çevrelerini, ülkemizdeki seyrek nüfuslu bölgelere ise Hakkari bölümü, Taşeli Platosu ve Yıldız Dağlarını örnek olarak verebiliriz.
B. Nüfus Özelliğine Göre Bölgeler
Nüfusun sık veya seyrek olması durumuna göre oluşturulan bölgelerdir. Güneydoğu Asya, Batı Avrupa, Amerika’nın doğu kıyıları ve Orta Kuşak’taki akarsu boyları dünyanın sık nüfuslu bölgeleridir. Marmara bölgesi, kıyı Ege ve kıyı Akdeniz ise ülkemizdeki sık nüfuslu yerler arasındadır. Dünyadaki seyrek nüfuslu bölgelere, çöller ve kutup çevreleri Hakkari Bölümü, Taşeli Platosu ve Yıldız Dağları ülkemizdeki seyrek nüfuslu bölgelere örnektir.
C. Siyasi ve Askerî Özelliklerine Göre Bölgeler
Bu bölgeler oluşturulurken ülkelerin siyasi sınırları, üye oldukları siyasi veya askerî örgütlerin sınırı gibi faktörler dikkate alınır. Örneğin NATO üyesi olan ülkelerin oluşturduğu bölgeler veya Avrupa Birliği bölgesidir. Türkiye hem Avrupa ülkesi hem de NATO üyesi bölgelerine dahildir. Bu bölgeler oluşturulurken her zaman siyasi sınırlar dikkate alınmayabilir.
Ç. Konut Özelliklerine Göre Bölgeler
Bu bölgeler oluşturulurken konutların yapımında kullanılan yapı malzemelerinin özellikleri öne çıkar. Farklı bölgelerde kullanılan yapı malzemeleri genellikle o çevrede en çok bulunan malzemeye göre şekillenir. Konut yapımında ahşap, taş ve toprak malzeme kullanılır. Ahşap malzemelerin kullanıldığı konutlara, en fazla Amazon Havzası, Kongo Havzası, Rize, Trabzon ve Artvin çevresinde rastlanılır. Taştan yapılan konutlara ise volkanik alanlar veya taşın çok bulunduğu yerlerde rastlanılır. Akdeniz bölgesi, Doğu Anadolu bölgesi ve Kapadokya çevresi Türkiye’ de taş meskenlere en fazla rastlanılan alanlardır. Taşın dayanıklı bir malzeme olması nedeni uzun süre varlıklarını korurlar. Toprak meskenler yer şekillerinin sade, bitki örtüsünün cılız ve ormanların az bulunduğu alanlarda yaygın olarak görülürler. Orta Asya, Kuzey Afrika, İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde sık olarak karşımıza çıkarlar. Kerpiç malzemenin dış etkenlere karşı dayanıklılığı azdır.
D. Kültürel ve Dinî Özelliklerine Göre Bölgeler
Bu bölgeler oluşturulurken bölgede hâkim olan din, dil, ırk ve kültür özellikleri dikkate alınır. İslam Kültür Bölgesi, Batı Kültür Bölgesi, Türk Kültür Bölgesi, Latin Amerika Kültür Bölgesi, Hint Kültür Bölgesi gibi.
Ekonomik Özelliklerine Göre Bölgeler
A. Sanayi Bölgeleri
Bu bölge türü oluşturulurken göz önüne alınan temel ölçüt bir alandaki sanayileşme faaliyetlerinin yoğunluğudur. Sanayileşen bölgelerde işsizlik oranı az, gelir seviyesi yüksektir. Kentleşme hızı fazla ve büyük oranda göç alan yerlerdir. Dünyada sanayinin geliştiği bölgelere Batı Avrupa, ABD’nin doğusu, Japonya, Çin, Güneydoğu Asya ve Rusya örnek olarak verilebilir. Türkiye’ de sanayileşen bölgelere ise Çatalca–Kocaeli, Güney Marmara, Kıyı Ege, Yukarı Sakarya ve Orta Karadeniz bölümlerini sayabiliriz.
B. Turizm Bölgeleri
Ekonomik bölgeler arasında yer alan turizm bölgeleri oluşturulurken o alandaki turizm faaliyetlerinin yoğunluğu göz önüne alınır. Özellikle II. Dünya Savaşı’ndan sonra tüm dünyada turizm, önemli bir ekonomik faaliyet olarak ortaya çıkmıştır. Venedik, New York, Barselona, Hong Kong, Londra dünyanın önemli turizm merkezlerinin başında gelir. Türkiye’ de ise Antalya, İstanbul, Muğla, Aydın, Balıkesir, İzmir önemli yaz turizim merkezlerindendir. Ülkemizde yüksek ve engebeli alanlarda gelişen diğer bir turizm faaliyeti ise kış sporlarıdır. Kış sporlarının geliştiği başlıca bölgelerimiz Uludağ (Bursa), Palandöken (Erzurum), Kartal Kaya (Bolu), Davraz (Isparta), Erciyes (Kayseri) ve Ilgaz (Kastamonu) gibi.
C. Tarım Bölgeleri
Bu bölgelerin belirlenmesinde kullanılan temel ölçüt bölgede yaygın bir şekilde yapılan tarımsal faliyetlere göre zeytin üretim bölgesi, turunçgil üretim bölgesi, buğday üretim bölgesi gibi sınıflandırılır. Türkiye iklim çeşitliliğine bağlı olarak Rize çay üretim bölgesi, İç Anadolu buğday üretim bölgesi, Akdeniz turunçgil üretim bölgesi, Güneydoğu Anadolu pamuk üretim bölgesi gibi çok sayıda tarım bölgesine ayrılmıştır.
D. Karma Bölgeler
Bazı bölgeler tek bir ekonomik fonksiyonu ile ortaya çıkmazlar. Bu bölgeler, birden fazla ekonomik faaliyetin ön plana çıkması ile oluşturulan bölgelerdir. Örneğin, İstanbul; sanayi, turizm, ticaret, kültür ve eğitim fonksiyonları ile gelişme göstermiş bir ilimizdir.
E. Ticaret Bölgeleri
Ticaret günümüzde ekonomik bölge sınırlarının oluşturulmasında kullanılan önemli bir ölçüttür. Ticaret, üretici ile tüketici arasında gerçekleşen dağıtım faaliyetlerini içerir. Ticari faaliyetlerin geliştiği bölgelerde ekonomik kalkınma hızı oldukça yüksektir. Ayrıca bazı ülkeler özellikle dış ticareti geliştirmek amacı ile ülke içerisinde uygulanan bazı düzenlemelerin kaldırıldığı serbest ticaret bölgeleri oluşturmuşlardır. İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa, Gaziantep, Kayseri ve Konya en önemli serbest ticaret bölgelerimiz arasındadır.
İşlevsel Özelliklerine Göre Bölgeler
İşlevsel özelliklerine göre oluşturulan bölgeler ekonomik, sosyal ve kültürel olarak diğer bölgeler ile sürekli etkileşim hâlindedir. İşlevsel özelliklerine bağlı olarak ortaya çıkan bu etkileşim yerel, bölgesel ve küresel boyutlara ulaşabilir. İşlevsel özelliklerine göre bölgeler kendi içerisinde üç kısma ayrılır:
A. Mülki İdarî Özelliklerine Göre Bölgeler
Mülki idarî özelliklerine göre bölgeler oluşturulurken göz önüne alınan temel ölçüt bölgenin idari olarak sınıflandırılmasıdır. İl, ilçe ve köy olarak üç temel sınıflandırma yapılır. Türkiye’ de 81 il, 919 ilçe ve 18333 tane köy bulunmaktadır.
B. Yerel Yönetim Özelliklerine Göre Bölgeler
İl özel idareleri belediye sınırları dışında kalan bölgelerdeki imar, kanalizasyon, su, yol, acil yardım, çevre ve kurtarma ile ilgili çalışmaları yapmakla görevli ve yetkili kurumdur. İl özel idaresinin vali, il genel meclisi ve il encümeni olarak üç temel üyesi vardır. Belediyeler nüfusu 2.000 kişiyi geçen yerleşim merkezlerinde ilgili kanuna göre kurulan teşkilatlardır. Belediyeler kendi sınırları içinde kanunlarla kendisine verilen görevleri yerine getirirler. Belediyelerin başlıca görevleri arasında imar çalışmaları, ulaşım, çöp toplama, itfaiye hizmetleri, kanalizasyon, su ve doğal gaz dağıtımı gibi iş ve işlemler bulunur. Türkiye’ de 30 büyükşehir, 51 il, 919 ilçe, 519 büyükşehir ilçe ve 397 adet belde belediyesi teşkilatı vardır.
C. Kamu Kurumlarının Hizmet Özelliklerine Göre Bölgeler
Kamu kurum ve kuruluşlarının görev ve hizmetlerini ülke geneline yaymak ve yürütülmesini sağlamak amacı ile oluşturulan bölgelerdir. Orman Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Karayolları Genel Müdürlüğü, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu ülkemizde bölge müdürlükleri bulunan kamu kurumlarından bazılarıdır.